Merkez Antakya ilçesi Tahtaköprü Mahallesi’ndeki Serinyol Mesire Alanı’nda 6 Ağustos’ta çıkan ve aynı gün ekiplerin havadan ve karadan müdahalesiyle söndürülen yangınla ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan Ş.S, H.S. ve M.G’nin ifadelerine ulaşıldı.
Tutuklu şüpheli Ş.S. ifadesinde, eşiyle o gün mesire alanına gittiklerini, bir süre sonra arkadaşları H.S. ve M.G’nin de yanlarına geldiğini anlattı.
Eşi ve arkadaşlarıyla mesire alanının üst tarafına çıktıklarını belirten Ş.S, şöyle devam etti:
“Ben H.S. ile M.G’ye ‘Yanımda eşim var, size ayak uyduramam’ dedim, eşimle aracın içinde oturmaya devam ettim. H.S. ile M.G. aracı park ettiğim yerin arka tarafında bulunan ormanlık alanın başladığı yerde oturuyorlardı. Bir süre sonra aracın dikiz aynasından baktığımda H.S. ile M.G’nin olduğu yerde yangının çıktığını gördüm. Eşim de bu yangını fark edince panikledi ve ‘Başımızı belaya sokmayalım, buradan uzaklaşalım’ dedi. Ben de aracı çevirdim, oradan uzaklaştığım esnada H.S. ile M.G. aracın arka kasasına atladı. Yangının nasıl başladığını görmedim.”
Tutuklu H.S. ise derede suya girdiğini ve daha sonra diğer arkadaşlarının yanına gittiğini anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Bulunduğumuz yerde çok sinek vardı, ben de bundan rahatsız oldum ve orada bulunan bir palamut ağacının yaş ve yeşil olan kolunu kırıp yaktım. Yaktığım yeşil daldan çıkan duman sinekleri kaçırdı, benim de amacım sinekleri kaçırmaktı, sinekler dağıldıktan sonra elimde bulunan yeşil dalı yerde söndürdüm. Daha sonra kafamı yukarı kaldırdığımda M.G. ile Ş.S’nin oturduğu yerin hafif alev aldığını gördüm. Ben de M.G. ile Ş.S’yi ikaz ederek ‘Hemen söndürün’ dedim ancak bir anda alev aldı. Daha sonra da yangına müdahale edemedik. Bizi orada gören ve piknik yapmaya gelen diğer vatandaşlar, ormanı bizim yaktığımızı düşünerek saldırmak istedi. Biz de Ş.S’nin aracına binerek oradan kaçtık. Bu yangının benim yaktığım ateşle hiçbir alakası yok. Bu yangın M.G. ile Ş.S’nin sigarasından kaynaklı çıktı.”
Diğer tutuklu şüpheli M.G. ise içtiği sigarayı ayağının altında söndürdüğünü ileri sürerek, şunları kaydetti:
“Yanımda bulunan Ş.S. ve H.S. de aynı şekilde izmaritlerini söndürdüler. Bulunduğumuz yerde çok sinek vardı, H.S. vücuduna gelen sinekleri kaçırmak için elindeki çakmağı çakıp durdu ancak bunu yaparken hiçbir şekilde otluk veya çalılık alana tutmadı. Daha sonra Ş.S. ve ben taş üzerinde oturuyorduk, H.S. ise ayaktaydı. Benimle Ş.S’nin olduğu yerden bir anda çalılık yanmaya başladı. Çalılıkta çıkan yangın bir anda büyüdü, biz de yanımızda bulunan suyla söndürmek istedik ancak engel olamadık. Etrafta bulunan vatandaşlar da yangını bizim çıkarttığımızı düşünerek bizlere taş atmaya başladı. Bu yangının, bizim içtiğimiz sigaranın izmaritinden çıktığını düşünüyorum, yangına hiçbir suretle kasıtlı olarak sebep olmadık.”
Antakya’da 6 Ağustos’ta çıkan orman yangını aynı gün ekiplerin müdahalesiyle söndürülmüş, yangına sebebiyet verdikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 4 şüpheliden H.S, M.G. ve Ş.S. tutuklanmıştı.
patronlardunyasi.com