İstanbul Küçükçekmece’de 36 yıllık binanın kendiliğinden çökmesi, olası İstanbul depremine karşı alınması gereken tedbirleri gündeme getirdi. 1,5 milyonu riskli, 650 bin acil yıkılması gereken konutun bulunduğu İstanbul’da vatandaşların duyarsızlığı tehlikeyi artırıyor. Mülk sahipleri kentsel dönüşüm yerine kira değerini artırmak için ısı yalıtımı bahanesiyle dış cepheyi yenilemeyi tercih ediyor. 30-40 yıllık binalara yapılan bu makyaj yeni algısı oluşturduğu gibi hasarların tespit ve tadilatının da önüne geçiyor. Dış cepheye girişen bina sahiplerinin savunması çoğu zaman “Babam, dedem zamanında burayı çok sağlam yapmış. Herhangi bir teste ya da incelemeye ihtiyaç yok” oluyor. Bina dışarıdan bakılınca yeni görünüyor ancak çürük yapı büyük facialara kapı aralıyor. Uzmanlara göre, İstanbul’da 1999 depreminden önce inşa edilmiş dışı makyajlı binlerce bina var.İstanbul’un özellikle eski yerleşim yerleri Zeytinburnu, Bakırköy, Maltepe, Pendik, Kadıköy ve Avcılar ilçelerinde makyajlı binalara sıkça rastlamak mümkün. İnşaat Yüksek Mühendisi Ferhat Sakallı, bu durumun büyük problem olduğunu kaydetti: “Büyük İstanbul depreminde bizi inanılmaz kötü bir son bekliyor. 1999 öncesi mühendislik hizmeti almadan yapılan binaların sağlam olma ihtimali yüzde 1 bile değil. Bir vatandaş dönüşüme başvurduğunda yetkili firmalar binanın riskli olduğuna karar verirse, bina resmi olarak riskli ilan edilmeli ve kısa sürede boşaltılmalı. Vatandaş bundan kaçıyor. Bu konuda belediyelere de görevler düşüyor. Dış cephe yaptırmak isteyen ev sahibi kaldırım işgaliyesi ve iş güvenliği için belediyeye başvurduğunda, sağlamlık testi istenmeli. Bu zorunlu hale getirilebilir ve binanın süslenip makyajlanmasına engel olur.”